1. Yapısal stabilite: Mimari restorasyonda en önemli güvenlik hususlarından biri, yapının yapısal olarak stabil olmasını sağlamaktır. Bu, binanın duvarlarının, zeminlerinin, tavanının ve diğer yapısal elemanlarının bütünlüğünün değerlendirilmesini içerir.
2. Tehlikeli maddeler: Birçok eski bina asbest, kurşunlu boya veya küf gibi insan sağlığına zararlı olabilecek tehlikeli maddeler içerebilir. Bu malzemeler, restorasyon sırasında güvenli bir şekilde çıkarılmalı veya muhafaza edilmelidir.
3. Elektrik güvenliği: Eski binalarda güvenlik riski oluşturabilecek eskimiş kablolar ve elektrik sistemleri olabilir. Restorasyon çalışmaları, bu tür sistemlerle çalışma konusunda yeterli eğitime ve deneyime sahip profesyoneller tarafından yapılmalıdır.
4. Yangın güvenliği: Eski binalar, yanıcı malzemeler, eski yangın söndürme sistemleri veya yanlış kurulmuş ısıtma sistemleri gibi yangın tehlikelerine sahip olabilir. Restorasyon çalışmaları bu riskleri azaltmak için uygun önlemleri almalıdır.
5. Kişisel koruyucu ekipman: İşçiler, restorasyon çalışmaları sırasında onları tehlikelerden korumak için baretler, çelik burunlu botlar, eldivenler, güvenlik gözlükleri ve solunum maskeleri gibi kişisel koruyucu ekipmanlara (PPE) sahip olmalıdır.
6. İskele güvenliği: Yüksek binaların restore edilmesi, önemli bir güvenlik riski oluşturan iskele kullanımını gerektirebilir. İskelelerin düzgün bir şekilde kurulmasını ve çalışanların bunların kullanımı konusunda yeterli eğitimi almasını sağlamak önemlidir.
7. Erişim ve çıkış: Kazaları ve yaralanmaları önlemek için restorasyon alanına erişim ve çıkış güvenli, emniyetli ve uygun şekilde işaretlenmiş olmalıdır.
8. Güvenlik bilgilerinin iletilmesi: Restorasyona dahil olan herkesin güvende ve zarar görmemesi için işçilere, yüklenicilere ve ziyaretçilere açık, özlü güvenlik bilgileri ve protokolleri sağlanmalıdır.
Yayın tarihi: